Benim Gözümde Said Nursi
[Yeni Asya gazetesinin Aydınların Gözünde Said Nursi ekinde yayınlandı]
Said Nursi isminin bende uyandırdığı en güçlü duygu saygıdır. Merhuma büyük saygı duyuyorum, çünkü inandığı mukaddes değerleri savunmak için çileli bir hayat sürmüştür. Tek Parti devri gibi ağır bir istibdat altında verdiği idealist mücadeleyi, fikirlerine katılmayan fakat adalet duygusuna sahip insanların da takdir edeceğine, etmesi gerektiğine inanıyorum.
Türkiye'deki seküleristler toplumdaki her türlü dinî hareketin "din sömürüsü" amaçlı olduğunu kabul ederler, ve bazen ne yazık ki bu ezberi doğrulayan örnekler karşımıza çıkar. Bediüzzaman ise bırakın "din sömürüsü"nü, dinden en ufak bir menfaat sağlamadığı gibi onun uğrunda türlü zulümlere maruz kalmıştır. Bu açıdan tam anlamıyla örnek bir dava adamı olduğunu düşünüyorum.
Öte yandan savunduğu görüşler ve ortaya koyduğu İslamî perspektif de benim açımdan kıymetlidir. Asrımızda ortaya çıkan ve İslam'a faydadan çok zarar veren siyasal İslamcı akıma itibar etmemiş, "İslam Devleti" yoluna sapmamış, bunun yerine iman ve ahlakı ön plana çıkaran, barışçı, demokrat ve hürriyetçi bir çizgi benimsemiştir. Türkiye resmi ideolojisinin bunu bile kabullenemeyip Bediüzzaman'a ve talebelerine baskı uygulaması ise, bu ideolojinin laiklik anlayışının ne denli otoriter ve İslamofobik olduğunun önemli örneklerinden biridir.
Sonuçta, bugün her meseleye Bediüzzaman'ın yarım asır önce baktığı gibi bakmasam da, merhumun samimiyet ve cesaretinden ilham alıyor, kendisini saygı ve rahmetle anıyorum.