‘Amerikan Emperyalizminin Maşası' Acaba Kim?
Malum, seçim döneminde AK Parti'ye getirilen eleştirilerin başında “Amerikan emperyalizminin dümen suyunda gitmek” suçlaması var. Öyle ki Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanlığı ihtimali karşısında sokaklara dökülen ateşli laikçiler onu “ABD-ullah” diye yaftaladılar. Halen de bir sürü “AK Parti düşmanı”, özellikle de “ulusalcı”, hükümetin Washington'a göbekten bağlı olduğunu söyleyip duruyor.
Bu suçlamanın ne kadar gerçekçi olduğunu tartmak için, Ömer Taşpınar'ın geçtiğimiz Pazartesi günkü Radikal'de yayınlanan "Ulusalcılarla Neokonlar Aynı Cephede" başlıklı yazısı mutlaka okunmalı. Washington'daki saygın, liberal ve ılımlı bir düşünce kuruluşu olan Brookings'de çalışan Taşpınar, “[ABD] emperyalizminin en saldırgan ve seviyesiz yüzünü temsil eden ikinci sınıf neokonlar” ile Türkiye'deki ulusalcı/militarist çevreler arasında su sızmadığını, birincilerin “İran'ı vurma” projesi için ikincileri biçilmiş kaftan gördüklerini anlatmış. Taşpınar'a göre, Amerika'da saldırgan dış politika savunanların Türkiye'deki baş müttefikleri “kendilerine 'ulusalcı' ve 'Atatürkçü' diyenler, ülkede askeri vesayet isteyenler.”
Taşpınar'ın yazısı her şeyi özetliyor. Sadece şunu ekleyeyim: Dünyanın tek süper gücü olan ABD ile Türkiye'nin çıkarları için işbirliği yapmak farklı şeydir, Türkiye'de faşist rejim kurabilme hayaline destek bulmak için, “gidin İran'ı vurun, yanınızdayız” demek, farklı şey. Hükümetin birincisini yapmaya çalıştığını düşünüyorum. İkincisini kim yapıyorsa, “maşa” sıfatını onlar hak ediyor...