Eski Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış'ın Türkiye'nin Türkmen siyasetinin iflası ile ilgili söyledikleri... ibretlik. Murat Yetkin'in aktardığına göre Yakış Türkiye'nin Türkmenleri temsil etmeyen kişilerle bağlantı kurduğunu, Türkmenlerin etnik değil mezhepsel kimlikle hareket etiklerini bilmediğini veya anlamak istemediğini, sayılarını ise abarttığını söylemiş. Zamanında aykırı sayılan bu gerçekleri söyleyerek Türkiye'nin çıkmaz sokakta gittiği uyarısını yapanlara denmedik laf bırakılmamıştı. Şimdilerde ise Kürt takıntısı nedeniyle Türkiye Irak'ın geleceği konusunda kıyıda kalmaya kendisini mahkediyor. Bölge ülkelerinin katkısı olmadan Irak'ta durumun yatışması mümkün değil. Ülkenin parçalanması Türkiye tüm çevredeki ülkeler açısından varoluşsal bir krizi tetikleyebilir. Bunu gören komşu ülkeler hamle yapıyor. Irak devlet başkanı Celal Talabani bugün Tahran'da olacak. Daha sonra Suriye'ye gidecek. Bir Kürt devleti kurulması ihtimalinden en az Türkiye kadar rahatsız İran ve Suriye Talabani ile görüşürken Türkiye bu tabloya giremiyor bile. Zira Cumhurbaşkanı Sezer Talabani'den hoşlanmıyor ve anlaşıldığı kadarıyla Dışişlerinin bir davet konusundaki telkinlerine kapalı. İran Şiileri, Arap devletleri Sünnileri kollarken Türkiye kuzey Irak Kürtleri ile nasıl bir ilişki kotaracağını düzgünce tartışmıyor bile.‚Ä®Bu takıntı nedeniyle Türkiye kendisini birinci derecede ilgilendiren Irak'ın geleceğinde oyun kurucu olma imkanını ıskalıyor. Takıntılara saplanarak bölgesel güç olunacağına inanmak da herhalde kendini aldatmanın en iyi örneklerinden sayılmalı...
Kürdofobik Dış Politikanın Türkiye'ye Zararı
Türkiye'deki bazı resmi ve “sivil” çevrelerin Irak'a bakışındaki “Kürdofobi”nin çok zararlı olduğunu daha önceki çeşitli yazılarımda belirtmiştim. Dış politika uzmanı, siyaset bilimci Soli Özel de Sabah'taki “Kendini Aldatmak” başlıklı yazısında aynı gerçeğe dikkat çekmiş. Türkmenler meselesinin yanlış anlaşıldığını ve çarpıtıldığını, Irak Cumhurbaşkanı Talabani'ye ısrarla randevu vermeyen Cumhurbaşkanı Sezer'in de Türkiye diplomasini devre dışı bıraktığını vurgulamış. Özel'in bu yorumuna ayen katılıyorum: